İtalyan Başbakanı Giorgia Meloni, dünya gündemine oturan açıklamasında 2025’in ardından 2026’nin çok daha kötü olacağını söyleyerek “tatil de iyice dinlenin” sözleri olay oldu. Peki “2026 neden daha kötü olacak?” Dünyada yaşanan savaşlar ve çatışmalar hat safhaya çıkarken konuyu A Haber canlı yayınında değerlendiren Araştırmacı-Yazar Murat Akan, çarpıcı açıklamalarda bulunarak 3. dünya savaşı vurgusu yaptı.
Dünya’da soğuk savaş yıllarının geride kalmasıyla birlikte yeni dünya düzeni söylemleri yaygınlaşmaya başladı. Meloni’nin gündem olan 2026 kehanetinin ardından uluslararası arenada yaşanan olumsuzluklar, “yeni savaşlar kapıda mı” sorularını da beraberinde getirdi. A Haber’de konuyu değerlendiren uzman isim, çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte detaylar…
“yeni savaşlar kapıda mı” sorularını da beraberinde getirdi. A Haber’de konuyu değerlendiren uzman isim, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
“2026 NEDEN DAHA KÖTÜ OLACAK?”
Araştırmacı-Yazar Murat Akan, dünyanın gidişatında gerilim noktalarının jeopolitik alanda farklı alanlara yayıldığını belirterek Meloni’nin kehanetine ilişkin şu ifadeleri kullandı:
Şimdi neden daha kötü günler bekliyor; şimdi dünyanın gidişatına baktığınız zaman mesela jeopolitik alanlardaki gerilim noktaları farklı farklı alanlara yayılıyor. Yani eskiden işte iki kutuplu bir dünya vardı, sonra 1990’lı yıllardan sonra tek kutuplu dünyaya döndü ama şimdi baktığınız zaman çok kutuplu dünyaya doğru bir gidiş var ama bu da sancılı oluyor. Yani hiç beklemediğiniz anda, beklemediğiniz olaylar yaşanıyor. Mesela işte Kamboçya-Tayland; hiç kimse bekliyor muydu? Bir anda savaşa tutuştular. Ya da işte Pakistan-Hindistan; yani terör bahanesiyle bir anda savaştılar. İran-İsrail; hiç savaşmaz dedikleri devletler. E şimdi bakıyorsunuz Venezuela meselesi çıktı. Donald Trump geldi, yani bir devlet başkanını, bir egemen devleti terörist ilan etti. Yani şimdi düşünebiliyor musunuz; yani Karayiplere ciddi anlamda tarihinin en büyük kuşatmasını yapıyor.
(fotoğraf – ahaber.com.tr – ekran görüntüsü)
29 ARALIKTA TRUMP-NETANYAHU GÖRÜŞMESİ
Diğer taraftan İsrail-İran. Mesela ikinci kez İran’ı vurma için her şeyin tamamlandığını, işte az önce bahsettim 29 Aralık’taki Donald Trump-Netanyahu görüşmesi sonrasında böyle bir kararın alınacağı ifade ediliyor. Yani Meloni’nin dediği doğru. Diğer taraftan Lübnan’da işte devam eden operasyonlar var. Mesela orada Hizbullah’la İsrail arasında bir ateşkes imzalanmasına rağmen mesela İsrail buna da uymuyor. Ve hala saldırıyor. Sonra işte Yemen’e saldırıyorlar. Diğer taraftan Sudan’da iç savaş, vekalet savaşları devam ediyor. Yani Nijerya, ABD işgali tehlikesi… Yani baktığınız zaman dünyada zaten Rusya-Ukrayna savaşı son günlerde daha da alevlendi.
2026 yılında şu oluyor esasında: Şimdi yeni bir dünya düzeni kuruluyor. Bu açık şekilde görmek lazım. 1945’li yıllardan sonra, II. Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan küresel nizam çöktü. Bunu eveleyip gevelemeye gerek yok. Yani işlemiyor, düzen işlemiyor. Bakıyorsunuz Birleşmiş Milletler çalışmıyor. Sayın Cumhurbaşkanımız diyor ya “Dünya beşten büyüktür”, esasında bu bir slogan değil. Gerçekten beşli bir çete var, 194 üye ülke var; gidiyor Genel Kurul’da el kaldırıyor ama geliyor 5 ülkeden birisi parmağını kaldırıyor ve sizin aldığınız kararı çöp yapıyor. Yani böyle bir dünya var. Şimdi dolayısıyla işlemeyen bir sistem var. Birleşmiş Milletler niye kurulmuştu? Savaşları durdursun, barış getirsin vesaire… şimdi bakıyorsunuz Birleşmiş Milletler’in esamesi yok, bir şey yapamıyor. Gazze’de bugüne kadar 55 bin insan katledilmiş, kimse sesini çıkaramıyor. Diğer taraftan Venezuela “işgal edeceğim” diyor, “terörist ilan ediyorum” ama baktığınız zaman asıl sorun ne? Asıl sorun haydut devletler meselesi. Çok kutuplu dünyaya gideyim derken haydut devletler dönemi başlıyor. Hocam burada ben haddimi aşmak istemem ama “hibrit savaş” dediğimiz, hibrit savaş yöntemi şu anda kullanılıyor.
“Dünya beşten büyüktür”,
“terörist ilan ediyorum”
“SİNEKLER SAHAYA ÇIKTI”
Savaşıyor insanlar. Ama illa devletler topyekün birbirleriyle savaşmak yerine hibrit savaş yöntemlerini kullanıyorlar. Ne diye kullanıyorlar? Ben raporu getirdim. Mesela “vekil devletler” kullanıyorlar. Vekil terör örgütleri kullanıyorlar; “proxy” diyorlar yani vekil savaşları. Diğer taraftan e bir bakıyoruz biz dronlar çıktı. İHA’lar SİHA’lar… Devletler artık uçak kaldırmak yerine onlar yapıyor -hocamın konusu çok daha iyi bilirler-. Şimdi yani sinekler sahaya çıktı, sinekle fil savaşıyor düşünün. Böyle bir ortamda dünyanın yeni bir sisteme oturması için, yeni bir sistemin kurulabilmesi için ya gerçekten bütün devletler Birleşmiş Milletler’de oturup anlaşacaklar ki zor gözüküyor; ya da bir III. Dünya Savaşı’nın çıkma olasılığı çok yüksek yani.
“TÜRKİYE İLE İSRAİL SAVAŞIR MI?”
Mesela ben şeyden bahsedeyim; hani hocalarım da burada, İsrail-Türkiye savaş olasılığı. Şimdi birçok uzman diyor ki “İsrail Türkiye’ye saldırma cesaretinde bulunamaz”. Normal şartlarda akılcı davranış gerçekten de öyle. Yani Türkiye ile İsrail’i karşılaştırmak belki abesle iştigaldir yani askeri anlamda. Fakat İsrail’i normal bir akıl yönetmiyor ki. Yani çılgınca hareket eden bir yönetim tarzı var, bir ideal var. Şimdi yine “Büyük İsrail” dediğimizde, “Büyük İsrail projesi” dediğinde herkes “komplo teorisi” diyor. Ama Netanyahu’nun bütün cümlelerine bakın Tevrat bazlı kullanıyor. Teopolitik stratejiyiz diyor. Diyor ki; “Amalek” diyor mesela, “Büyük İsrail” demiyor da “Amalek” diyor. Yani aslında aynı şey. Amalek ne demek biliyor musunuz? Normalde İsrail düşmanlarının yaşadığı coğrafyadaki insanlar demek. Neresi? Nil’den Fırat’a kadar. Adam diyor ki “ben bunlarla savaşacağım” diyor. Bunu inkar etmiyor. Dolayısıyla Türkiye-İsrail savaş olasılığını İsrail basınını takip ettiğinizde çok ciddi işliyorlar. Nagel Komisyonu kurdu hocam; yani Nagel Komisyonu bizzat Netanyahu’nun talimatıyla kurulan yasal, resmi bir şey, organizasyon ve bir rapor hazırladı. Dedi ki “Türkiye-İsrail savaş olasılığı çok yüksek” diyor, hazırlık yapıyorlar. Bugün baktım İsrail basınına; diyorlar ki “Türkiye İsrail’le savaşa hazırlanıyor”. Korkuyorlar. İşte belki birazdan konuşuruz Somaliland meselesi… İsrail her tarafta karşımıza çıkmaya başladı.
“İsrail Türkiye’ye saldırma cesaretinde bulunamaz”.
“Türkiye-İsrail savaş olasılığı çok yüksek”
“Türkiye İsrail’le savaşa hazırlanıyor”.
“İSRAİL BATI ADINA SAVAŞIYOR” SÖYLEMİ
Ortadoğu’da olup biten sadece İsrail’in kendi meselesi değil. Bakın buraya baktığınız zaman şimdi dün bir açıklama yaptı Hollanda’nın bu aşırı sağcı Wilders. Diyor ki “İsrail” diyor “Batı adına savaşıyor” diyor. “Batı’nın değerlerini koruma adına, bizim adımıza onlar orada savaşmazsa biz Avrupalılar burada rahat uyuyamayız” diyor. Almanya Başbakanı Merz ne dedi? İsrail dedi Batı’nın kirli işlerini yapıyor dedi. Yani biz sadece İsrail’i İsrail’den ibaret varsayarsak Ortadoğu’da hiçbir yere gidemeyiz. Bütün Ortadoğu devletlerinin sınırlarını değiştirmek istiyorlar; değiştiremediklerini de parçalamak istiyorlar. Böyle bir dünya. Bir kere Ortadoğu’da bu yangın sönmediği sürece kaos, kargaşa devam eder. Sonrası Ukrayna-Rusya Savaşı. Hemen yanı başımızda mesela 2022’de başlayan savaş hala bir şeyle sonuçlanmadı. Yani Donald Trump uğraşıyor, bir proje üretiyor, plan ortaya atıyor ama bir el -özellikle İngiliz Derin Aklı- bu savaşın bitmesini istemiyor. Avrupa harıl harıl savaşa hazırlanıyor. Almanya, Fransa, İngiltere… Yani hocam nasıl bir 2026 iyi olacak yani?
“Batı adına savaşıyor”
“Batı’nın değerlerini koruma adına, bizim adımıza onlar orada savaşmazsa biz Avrupalılar burada rahat uyuyamayız”