Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım, Perşembe günü yaptığı açıklamada, İsrail ve ABD’nin İran’a yönelik potansiyel saldırganlığına ilişkin sert uyarılarda bulundu. Şeyh Kasım, İran’ın bölgedeki ve dünyadaki mazlumlara ve direnişe verdiği desteğin önemini vurgulayarak, bu saldırılara karşı tam dayanışma içinde olacaklarını belirtti.
Şeyh Kasım, İran İslam Cumhuriyeti’ni “ezilenlere ve direnişe destek verme, Filistin ile Kudüs’ün kurtuluşuna tam destek sağlama konusunda önemli bir küresel bayrak” olarak tanımladı. İran’ın kırk altı yıldır süren kararlılığına, siyasi, ekonomik ve bilimsel rönesansına, ayrıca ileri düzeydeki savunma yeteneklerine dikkat çekerek, bu durumun Amerika önderliğindeki “kibirli zorbalar” tarafından sindirilemediğini savundu.
Şeyh Kasım, İsrail saldırganlığının bahanesinin, İran’ın barışçıl amaçlı uranyum zenginleştirme ve nükleer programı olduğunu belirterek, bu durumun uluslararası yasalar ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) tarafından garanti altına alınmış bir hak olduğunu vurguladı. “Bu, uluslararası yasalar ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı tarafından garanti altına alınmış bir haktır. Hiç kimseye en ufak bir zararı yoktur. Aksine, yabancı vesayet olmadan kendi yeteneklerine güvenerek İran ve bölgenin ilerlemesine büyük bir bilimsel katkıyı temsil eder” ifadelerini kullandı.
Hizbullah Genel Sekreteri, küresel kibirin İran’ın bölge ve dünyada “parlayan bir inanç, bilgi ve özgürlük feneri olmasını istemediğini” iddia etti. ABD Başkanı’nın dini lider Ayetullah Hamaney’e ve İran İslam Cumhuriyeti’ne yönelik saldırı tehditlerini, bölge halklarının ve dünyanın özgür halklarına yönelik bir saldırı olarak nitelendirdi.
Şeyh Kasım, “Amerika bölgeyi kaosa ve istikrarsızlığa, dünyayı da açık krizlere sürüklüyor ve ona sadece utanç, rezalet ve başarısızlık getirecek. İran kendini savunma hakkına sahip ve bölge halkları ile dünyanın özgür halkları büyük liderin ve İran’ın yanında aynı siperde durma hakkına sahip” dedi.
Hizbullah ve İslami Direniş’in, İran’ın meşru hakları ile “Amerika’nın yalan ve saldırganlığı, İsrail’in ve kibirli güçlerin kanserli tümörü arasındaki mücadelede tarafsızlığa başvurmayacağını” vurgulayan Şeyh Kasım, şu kararlı mesajı verdi: “Bu küresel adaletsizliğe karşı İran’ın yanındayız çünkü bağımsızlığımızı, topraklarımızın kurtuluşunu ve kararlarımızın ve seçimlerimizin özgürlüğünü savunuyoruz. Tarafsız değiliz ve bu nedenle İran, liderliği ve halkının yanında konumumuzu ifade ediyoruz ve bu acımasız İsrail-Amerikan saldırganlığı karşısında uygun gördüğümüz şekilde hareket edeceğiz.”
Şeyh Kasım, tüm özgür insanları, ezilenleri, direnişçileri, alimleri ve sağlam görüşe sahip olanları, İmam Hamaney’in liderliği ve cesur İran halkı etrafında kenetlenerek güç ve destek göstermeye çağırdı. Egemen projeleri ve saldırganlığın hedeflerini boşa çıkarmanın yolunun birlik olduğunu vurguladı.
Açıklamasını, “Zalim Amerika Birleşik Devletleri ve suçlu İsrail, İran halkını ve İslam Devrim Muhafızları Ordusunu boyunduruk altına alamayacak. Bu yenilmez bir halk ve İsrail saldırganlığının geçmiş günleri, bu halkın dayanıklılığını ve tüm baskılara meydan okumasını kanıtladı” sözleriyle tamamlayan Şeyh Kasım, İsrail’in acizliğini ve ABD’nin desteğine duyduğu ihtiyacı da dile getirdi.